Ana içeriğe atla

Yalınsızı

İnanıyordum ki, bir insanı gözlerimle öldürebilirim

Susmayı kelimelere tercih ettiğim zamanlarda


Sesime hangi duayı yakıştırabilirim

Durdurulamaz çığılar başlatmışken çığlıklarımla


Tanrıyla arama bir kedi daha sokabilirim

Nafile yardımlar, yaşamakla verdiğim savaşımda


Varlığımı hangi felsefeye dayandırabilirim

Beşir Fuat'ı anmadığım anlarda


Ve nasıl sona ulaşabilirim

Böylesine asi bir çocuk edasıyla


Çıktığım sınav kağıdına karaladığım satırlarda yasını tutuyorum kalemimin

İnandıramadım samimiyetine kalbimin

Vah! Ki ne vah...

Didar ÇAVDARCI

Yorumlar

Bu blogdaki popüler yayınlar

Ölmeye Dair

Yaşanılan olmayacak mıyız en nihayetinde? Kısacık bir anı hapsedercesine, Kaydederken aklımızın bir köşesine; Karanlıklara karıştığında sevdalarımız, Adımızı hatırlayan son insan öldüğünde Hiç olmayacak mıyız, tozlara karışmışken; Çelişkiler yumağına dönmüşken, Tadı damağımızda kalmış aşkları Birer birer geride bırakırken; Veda edemediğimiz soğuk elleri Huzura hasretle teslim ederken, Muştulu haberleri beklemeyecek miyiz? Doğumunu hatırladığımız güneşin, Sevdiğimiz batışını hafızamıza kazırken gelen Hüzünlü mırıltıların doğurduğu gelecek hayalini Gömerken kasvetli hayatlara; İnanmak istemezken kapımızı çalacak, çalması gereken: Sahi, yaşanılacak olmadık mı, en nihayetinde?                                                                                 ...

Heraklitos Çeşmesi

Hikayeleri vardı ama anlatamazdı İnsanlarca gözyaşı döksen nafile, zaman gibi geçip gitti Özlem diyarlarına çadır kurdum, tepeler gül kırmızı Kırlarında yürüdüğüm hatıralarında çocukluk korkularım, Tanrıça Asteria’nın kokusu yayılırken etrafa, doğuyorum Sarı saçlı kadının uyandırdığı sabahın ilk ışıklarıyla aynı tarafa, Beyaz tenli, siyahlara bürünmüş gülümsemeye hapsoluyorum, Belirsiz portrelerde ortaya çıkmış unutulma hastalığı,  Kaybettiğimiz her erdem, aşkın ayak sesleri, Hatırlamadığımız kitaplarda yazan yemek tariflerinde geçen şifalı bitkiler reçetesi, Açıklanmadan anlaşılmayı bekleyen savaş sözcükleri, Aynı nehirde iki defa yıkanmış temiz çarşafları andırırken Ben yüzme bilmiyorum                                                                                     ...